İLMÎ HAKİKATLER, GERÇEKLER... EDEBÎ ESERLER, HABER VE GÖRÜŞLER...
İNCİR VE ÜZÜM TOPLAMAK
İNCİR VE ÜZÜM TOPLAMAK
Yaz boyu, metropol ve yakın şehirlerden ipini koparırcasına Şarköy'e akın eden uğultulu, gürültülü o kalabalık nihayet gitti. Şimdi sevdiklerime incir ve üzüm toplamak için bisikletimle zeytinliğe gidiyorum. Şarköy mezarlığına bitişik roman mahallesinde düğün var ve romanların kapı önleri, mahalleleri ne kadar temiz. Onları seviyorum. Çalgı, çengi dört kol oynuyorlar ve dans konusunda müthiş yetenekliler.
Gelmişken aile kabristanını ziyaret ediyorum. Babaannem, babam ve annem yan yanalar. Az ötede kalabalık olmayan cenaze merasimi var. Tanımadığım biri defnediliyor. Mezarlık yolunun solunda düğün, sağında cenaze töreni. Birbirine ne kadar yakın. İlahiler, dualar, ölümün getirdiği ayrılık, acı ve hüzün diğer yanda romanların düğün coşkusu, yalın ayak, başı kabak koşuşturan çocukların yaşam sevinci, rüzgarlı havada selvilerin uğultusu birbirine karışıyor.
Belleğin sayfaları arasından büyük şairin dizeleri geliyor dilimin ucuna. " Seni kaybedersem yaşayamam diyorsun! Yaşarsın karıcığım. Kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgarda; Yaşarsın kalbimin kızıl saçlı bacısı. En fazla bir yıl sürer yirminci yüzyılda ölüm acısı." Aklım, şair yirmibirinci yüzyılda yaşasaydı; ölüm acısının da, düğün sevincinin de ne yazık ki bir yıl bile sürmediğini görürdü diyor. Havada hüzün var. Şimdi zeytinliğe gitmeliyim, sevdiklerime incir ve üzüm toplamak için. Belki biraz olsun güzelleşir dünya. Sevgilerimle.
Ali Yüksel