İLMÎ HAKİKATLER, GERÇEKLER... EDEBÎ ESERLER, HABER VE GÖRÜŞLER...
2 Mart 2013
Haber programlarında gördük ki Cuma Hutbelerinde camilerde toplumun anladığı dilde hutbe okunması uygulamasına geçilmiş ve ilk kürtçe hutbeler verilmiş. Baştan, hayırlı olsun deyelim.
Eski dönemlerde hutbeler sadece Arapça olarak ve makamla okunurdu. Yani Musikı edası ile ve de değişik makamlarda icra edilirdi. Sesi ve makamı güzel imamların cemaati de kalabalık olurdu. Sonra bu Arapça ve Türkçe olarak okunmaya başlandı. Arapça kısmı gene makamla okunmaya devam edildi, Türkçe kısmı konuşma şeklinde oldu. Son 30 -40 yıldan beri ise Arapça kısmı az ve makamsız, Türkçe kısmı uzun ve geniş açıklamar şeklinde okunmaktadır.
Hutbenin şartları bellidir: Besmele, Hamdele ve Salvele ile Hutbe okunmuş olur.
Besmele, Alah’ın adıyla başlamak, Bismilah (irrahmanirrahim).
Hamdele, Allah’a hamd etmek, Elhamdülillah (i Rabbil Alemin).
Salvele, Hazret-I Muhammed’e salavat okumak, Allahümme salli ala Muhammed’ (in ve ala ali Muhammed).
Bular Hutbenin şartlarıdır yani farzlarıdır. Bunlarla hutbe yerine gelmiş olur.
Bunların dışında, Allah’ın buyruklarını belirten bir ve gerektiği kadar ayet okunması, Peygamber efendimize ait, konuyla ilgili bir hadis-i şerif okunması sünnettir.
Bunların açıklanması, konunun işlenmesi, hangi dilde olursa olsun caizdir ve cemaatin anlaması da asıl hedeftir. Açıklamaların (cemaatin durumuna göre) bir kaç dilde yapılması bile takdire şayandır. Kırgızistan’da Rusça-Kırgızca, Avustralya’da İngilizce-Türkçe hutbe yapıldığını kendi kulaklarımla duydum, gözümle gördüm.
Salatin Camilerde Sultan Ahmet, Süleymaniye, Yeni Cami vb. Gibi büyük ve Turistlerin de yoğun bulunduğu camilerde de Türkçe’nin yanında İngilizce metinlere de yer verilebilir.
Hutbelerin kısa tutulması esas alınıp bu uygulamalar yapılabilir.
Hutbe İki bölümden oluşur: Birinci bölüm yukarıda anlatıldığı şekildedir. Bundan sonra oturulur. Bir tesbih miktarı düşünülür veya dua edilir. İkinci Hutbeye kalkılır. Burada da hamdele ve salvele yapılır, ve unutulan, eksik kalan bir şey varsa tamamlanır. Duyuru olacaksa bu bölümde yapılır ve Peygamber efendimizden ve ehlinden başlanıp sahabe ve bütün müslümanlar hakında dua ve niyaz edilir. Bu dualar da Arapça aslı yanında başka dillerle de yapılabilir.
Dua esnasında vatan ve devletin bekası, müslümanların selameti ve saadeti istenir. Osmanlı döneminde Halifenin adına da dua edilirdi. Halen bütün İslam ülkelerinde de bu uygulama sürmektedir.
İsmen olmasa da, Vatanımızın bütünlüğü, Milletimizin birliği ve Devletimizin bekası, açık bir şekilde zikredilip dua edilmesi uygulaması da, hangi dilde olursa olsun yerine getirilmelidir.
hutbenin Amacı, ALLAH'ın Adını, İslamın Bir Esasını, Bir Emrini Müslümanlara Duyurmaktır. Bu Da Hangi Dilde Olsa Amaca Uygun Olur. Yeter Ki Toplum Onu Anlasın.
T.F.A.